Muhterem Müslümanlar! İnsanı Eşref-i Mahlûkat olarak yaratan Yüce Rabbimiz din olarak bizlere İslam’ı seçmiştir. İnsanı bu dünyaya imtihan için gönderdiğini İslam dininin kolay yaşanabilen ve en mükemmel bir din olduğunu bizlere bildirmiştir. Bu konuda Bakara Suresi’nin 185. ayetinde; “Allah sizden kolaylığı ister, zorluğu değil” buyurmuştur. Peygamberimiz (S.A.V.) de; “Kolaylaştırınız, zorlaştırmayınız! Müjdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz” buyurmuşlardır. Bizler bazen öyle zorluklar çıkarıyoruz ki İslam’ı herkesin yaşayamayacağı, üstün vasıflara sahip bazı insanların yaşayabileceği hissine kapılıyoruz. Hâlbuki hiç de öyle değildir. Bugün sizlere Peygamberimiz (S.A.V.) in Hadisleri ışığı altında İslam’da sevap kazanma yollarından bahsedeceğim.
Kıymetli Cemaatim! İslam’ı yaşamak ve sevilen Müslüman olmak hiç de zor değil. Şu güzellikleri yaptığımız takdirde Rabbimizin razı olacağı bir kul, Peygamberimiz (S.A.V.) in şefaatine nail olabilecek bir ümmet oluruz. Hiçbir zorluk ve masraf yapmadan yapabileceğimiz bazı güzel işler şunlardır: — Bizler sadaka vermek istiyoruz. Ancak fazla paramız yok. Sakın çaresi yok demeyelim. Hiçbir karşılık vermeden sevap kazanabiliriz. Karşılaştığımız insanlara tebessüm ederek, onlara tatlı dille mukabele ederek, sadaka sevabı kazanmış oluruz. Peygamberimiz (S.A.V.): “Mü’minin mü’mine karşı tebessümü sadakadır. Hoş söz sadakadır” buyurmuştur. Sadakalarımızın makbul olmasını istiyorsak, küsleri barıştıralım, dargınların arasını bulalım. Zira Peygamberimiz (S.A.V.): “Sadakaların en efdali iki kişi arasını düzeltmektir” buyurmuşlardır. — Bizler beşeriz. Şaşırıp yanlışlıklara düşebiliriz. Günah yükünden kurtulmak istiyorsak, karşılaştığımız insanlara selam verelim, elimizi uzatıp onlarla tokalaşalım. Peygamber Efendimiz (S.A.V.) bizlere bu konuda şöyle ışık tutuyor: “İki Müslüman birbiriyle karşılaşıp da el sıkışırlarsa ayrılmadan evvel günahları bağışlanır” buyurmuşlardır. — Sıkıntılı günlerimizde insanların bize yardımcı olmasını istiyorsak, bizler önce çevremizdeki sıkıntıya düşenlerin yardımına koşalım. Onlara ilgi ve alaka gösterelim. Bunun için de Peygamberimiz (S.A.V.): “Kul; kardeşinin yardımında bulundukça; Allah da onun yardımcısıdır” buyurmuştur. — Allah’ın merhametinin bize ulaşmasını istiyorsak, Allah’ın yarattıklarına merhametli ve şefkatli davranalım. Bu konuda Peygamberimiz (S.A.V.): “Allah insanlara merhamet etmeyene rahmette bulunmaz” buyurmuştur. — Allah’ın sevdiği kâmil mü’min olmak istiyorsak; din kardeşlerimize dargın durmayalım. Onları kırıp incitmeyelim. Zira Peygamberimiz (S.A.V.): “Kamil bir mü’minin din kardeşiyle üç günden fazla küs durması helal değildir” buyurmuşlardır. — Hayırlı Müslüman olmak sakın zor zannetmeyelim. Çevremizdeki insanları sevelim, onlar tarafından da sevilelim. Peygamberimiz (S.A.V.) bu konuda: “Mü’min çevresini sever. Çevresi tarafından da sevilendir. Sevmeyen ve sevilmeyen mü’minde hayır yoktur” buyurmuşlardır. — Allah’ın bize bol rızık vermesini istiyorsak, akrabalarla, eşle-dostla, ilgi ve alakamızı kesmeyelim. Peygamberimiz (S.A.V.) bu konuda: “Rızkının geniş, ömrünün uzun olmasını arzu eden (akrabalarını ziyaret etsin) onlarla olan bağlarını devam ettirsin” buyurmuşlardır.
Muhterem Müslümanlar! Peygamberimiz (S.A.V.) in, tüm bu Hadisi şeriflerinden İslam Dinini yaşamanın hiç de zor olmadığını öğrenmiş olduk. O halde hayatımızı Yüce Rabbimizin (C.C.) emirleri doğrultusunda ve Peygamberimiz (S.A.V.)in Hadislerinin ışığı altında tanzim edersek, dünya ve ahiret saadetini elde etmiş oluruz. Yüce Mevlamız; cümlemizi rızasını kazanan, mü’min kullarından eylesin.
Tekil
Online
IP
